| Rahman, Rahim ALLAH adına! |
111. TEBBET / 1Sure Ayet Sayısı: 5 Kitap Sırası: 111 Nüzul Sırası: 6 Nüzul Yeri: MEKKE | Ebu Lehebin iki eli tebb olsun!... Tebb olacak! Asıl ismi, Abdüluzza b. Abdilmuttalib iken yanaklarının pek kırmızı olmasından dolayı ateşe benzetilerek, Ebu Leheb denilmiş ve bu künye ile meşhur olmuştur. Ayette adı ile değil bu künye ile anılmıştır.
Ebu Leheb, adese adı verilen çiçek hastalığı yada veba benzeri hastalığa tutulduğundan, Allah Rasulüne karşı, Bedir Savaşı'na katılmamış, yerine, maddi yardımda bulunarak Ebu Cehil'in kardeşi Âs b. Hişâm'ı göndermişti. Kureyş'in yenildiğini haber alınca, savaştan yedi gün sonra kahrından öldü.
Kureyşliler ve de ailesi dahil hiç kimse, adese hastalığı kendilerine de bulaşır korkusuyla yanına yaklaşmadı, bu yüzden ölüsü üç gün evinde kalıp koktu. Daha sonra utandıkları için Sudani'lerden birkaç kişiyi ücret karşılığı tuttular ve bir çukur kazıp ağaçlarla içine kaktılar ve örtünceye kadar da üzerine taş attılar.
Bu sure, bu olaydan 15 sene önce inzal olmuştur. | تَبَّتْ يَدَٓا اَب۪ي لَهَبٍ وَتَبَّۜ | .1 | 1 |
tebbet Kök: TBBKelime: tebbFiil, 3.ncü, Dişil, Tekil, Geçmiş Zaman Kök Anlam: ✦ Sürekli olarak zarar, ziyan, hüsranda olmak. Bu durumun değişmemesi.
✦ Daima zarar, ziyan, hasar, kayıp.
✦ Kurumak, yok olmak. Kelime Anlam: ✦ Sürekli olarak zarar, ziyan, hüsranda olmak. Bu durumun değişmemesi.
✦ Daima zarar, ziyan, hasar, kayıp.
✦ Kurumak, yok olmak.
yedâ Kök: YDYKelime: yedİsim, Dişil, İkil Kök Anlam: ✦ El.
✦ Nimet.
✦ Ön, ön taraf, ileri taraf.
✦ Mc: Kuvvet, kudret, güç. Yardım.
(yedan, yedi: iki el) (eydi... eyâdi) Kelime Anlam: ✦ El.
✦ Nimet.
✦ Ön, ön taraf, ileri taraf.
✦ Mc: Kuvvet, kudret, güç. Yardım.
(yedan, yedi: iki el) (eydi... eyâdi)
ebî Kök: eBVKelime: ebİsim, Eril, Tekil Kök Anlam: (Ebâ, Ebu, Ebi)
✦ Baba. Ata, dede. (ikil:) Amca ve baba. Anne ve baba.
✦ Dava. Uğruna yaşanılan gaye. Kelime Anlam: (Ebâ, Ebu, Ebi)
✦ Baba. Ata, dede. (ikil:) Amca ve baba. Anne ve baba.
✦ Dava. Uğruna yaşanılan gaye.
lehebin Kök: LH!BKelime: lehebİsim, Eril Kök Anlam: Ateşin, alev alev olması, tutuşması.
Ateş alevi.
Havaya yükselen duman veya toz. Kelime Anlam: Ateşin, alev alev olması, tutuşması.
Ateş alevi.
Havaya yükselen duman veya toz.
ve Kök: harfKelime: veKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.
tebbe. Kök: TBBKelime: tebbFiil, 3.ncü, Eril, Tekil, Geçmiş Zaman Kök Anlam: ✦ Sürekli olarak zarar, ziyan, hüsranda olmak. Bu durumun değişmemesi.
✦ Daima zarar, ziyan, hasar, kayıp.
✦ Kurumak, yok olmak. Kelime Anlam: ✦ Sürekli olarak zarar, ziyan, hüsranda olmak. Bu durumun değişmemesi.
✦ Daima zarar, ziyan, hasar, kayıp.
✦ Kurumak, yok olmak. | | | | |
Diğer Meal: 1. Ebû Leheb’in elleri kurusun. Zaten kurudu.
|
111. TEBBET / 2Sure Ayet Sayısı: 5 Kitap Sırası: 111 Nüzul Sırası: 6 Nüzul Yeri: MEKKE | Malları ve kesb ettiği şeyler, onu en ganiy etmeyecek. | مَٓا اَغْنٰى عَنْهُ مَالُهُ وَمَا كَسَبَۜ | .2 | 2 |
mâ Kök: harfKelime: maKelime Anlam: Müşterek ismi mevsul, hayvan ve canlılar için. ne ... , her ne ..., neye … .
egnâ Kök: G:NYKelime: gnyFiil, 3.ncü, Eril, Tekil, Geçmiş Zaman Kök Anlam: ✦ Elinde bulunan imkan ve varlıklar ile topluma daha fazla faydalı olabilme kabiliyetine gani olmak denir. Fakir sözcüğünün karşıtıdır. Kelime Anlam: ✦ Elinde bulunan imkan ve varlıklar ile topluma daha fazla faydalı olabilme kabiliyetine gani olmak denir. Fakir sözcüğünün karşıtıdır.
anhu Kök: harfKelime: anKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). -den, -dan / Uzaklık ve geçip aşmak içindir.
mâluhu Kök: MVLKelime: malİsim, Eril, Tekil Kök Anlam: ✦ Varlıklı olmak.
✦ Tasarrufuna yetkili sahib olmak. Kelime Anlam: ✦ Tasarrufuna sahib olunan şey. Kişinin yetki altındaki varlıkları.
ve Kök: harfKelime: veKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.
mâ Kök: harfKelime: maKelime Anlam: Müşterek ismi mevsul, hayvan ve canlılar için. ne ... , her ne ..., neye … .
kesebe. Kök: KSBKelime: kesbFiil, 3.ncü, Eril, Tekil, Geçmiş Zaman Kelime Anlam: ✦ Kazanmak için gidilen yol yada işlenen fiil.
✦ Bunun sonucunda elde edilen kazanç, kazanma.
✦ Amel karşılığı kazanılan kazanç.
✦ Fık: Bir insanın kendi kudret ve iktidarını bir işe sarfetmesi. | | | | |
Diğer Meal: 2. Ona ne malı fayda verdi, ne de kazandığı.
|
111. TEBBET / 3Sure Ayet Sayısı: 5 Kitap Sırası: 111 Nüzul Sırası: 6 Nüzul Yeri: MEKKE | Yakında o, lehebin zatı nara saly olacak! | سَيَصْلٰى نَاراً ذَاتَ لَهَبٍۚ | .3 | 3 |
se Kök: harfKelime: seKelime Anlam: Gelecek zaman takısı. Yakın gelecek için.
yaslâ Kök: S:LYKelime: salyFiil, 3.ncü, Eril, Tekil, Geniş Zaman Kök Anlam: ✦ Ateşe girmek.
✦ Tutuşturmak.
✦ Ateşte pişirmek, kızartmak.
✦ Sıkıntı çekerek yanmak. Kelime Anlam: ✦ Ateşe girmek.
✦ Tutuşturmak.
✦ Ateşte pişirmek, kızartmak.
✦ Sıkıntı çekerek yanmak.
nâren Kök: NVRKelime: narİsim, Dişil Kök Anlam: ✦ Elektromanyetik ışıma.
Hayatı ilahi, mana alemden madde aleme enerji olarak geçiş yapar. Maddenin temeli enerjidir. Enerji, madde alemde yayılımını ve maddeleşmesini EM ışıma olarak yapmaktadır.
Enerjiden kaynaklanan ışımanın olumlu kısmına NUR... yakıcı, bozucu ve olumsuz kısmına NAR denir. Kelime Anlam: ✦ Işıma.
✦ Yansıyan ışık. Aydınlık. Parıltı. Parlaklık. Her çeşit zulmetin zıddı. Işık.
✦ Zulmeti def eden vasıta.
✦ Ateş.
✦ Yakıcı, azab verici her şey.
✦ Bir meyve adı.
El Nur: Işık, kaynak fiili.
zâte Kök: Z!VTKelime: zatxoxox Kelime Anlam: Kendi. Öz, asıl. / Hürmete layık kimse. / Ehil. Erbab. Sahib. Malik. // sahip olan şey, özne, şahıs, / özlenme, bazı iltihaplara verilen ad. // Zevata: İki zat. İki sahib. Çift. (müen: zevatey) // Zevat: Üzüm, buğday gibi şeylerin kabuğu. // (Zİ : Zu : Za : Zat : Zevat)
lehebin. Kök: LH!BKelime: lehebİsim, Eril Kök Anlam: Ateşin, alev alev olması, tutuşması.
Ateş alevi.
Havaya yükselen duman veya toz. Kelime Anlam: Ateşin, alev alev olması, tutuşması.
Ateş alevi.
Havaya yükselen duman veya toz. | | | | |
Diğer Meal: 3. O, bir alevli ateşe girecektir.
|
111. TEBBET / 4-5Sure Ayet Sayısı: 5 Kitap Sırası: 111 Nüzul Sırası: 6 Nüzul Yeri: MEKKE | Kadını da… cidinde mesedden habl... ona, hatab hamalı (olacak)! | وَامْرَاَتُهُۜ حَمَّالَةَ الْحَطَبِۚ | .4 | 4 |
ve Kök: harfKelime: veKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.
mraetuhu Kök: MReKelime: imreetİsim, Dişil
hammâlete Kök: HMLKelime: hamalİsim, Etken, Dişil, Tekil Kök Anlam: ✦ Yük. Ağır şey. Eşya, ağırlık.
✦ Sırtına yük alıp getirmek. Taşımak.
✦ Kadının karnındaki çocuk.
✦ İsnad. Yükleme. Kelime Anlam:
l-hatabi. Kök: HT:BKelime: hatabİsim, Eril Kök Anlam: ✦ Odun toplamak. Kelime Anlam: | | | | | | ف۪ي ج۪يدِهَا حَبْلٌ مِنْ مَسَدٍ | .5 | 5 |
fî Kök: harfKelime: fiKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). -da, -de eklerini ve "içinde", "hakkında" kelimelerini karşılar. "İçinde, içine, hakkında, hususunda, üzere, dâir, mütedair, beherine ve herbirine" mânalarına gelir.
Mekâna ve zamana âidiyyeti bildirir.
Ta'lil için, isti'lâ için ve yine harf-i cerr olan "bâ, ilâ, min, maa" harflerinin yerine kullanılır.
Geçen mef'ul ile gelecek fasıl arasında geçer.
Te'kid mânası da vardır.
cîdihâ Kök: CYDKelime: cidİsim, Eril Kök Anlam: ✦ Gerdan. Sadece boyun değil, gerdanla beraber boyun.
✦ Süslemeye lâyık boyun. Güzel uzun boyun. Kelime Anlam: ✦ Gerdan. Sadece boyun değil, gerdanla beraber boyun.
✦ Süslemeye lâyık boyun. Güzel uzun boyun.
hablun Kök: HBLKelime: hablİsim, Eril Kök Anlam: ✦ İp. Urgan. Halat.
✦ Ana bağlantı, ana hat.
✦ İki şey yada kavram arasında bağlantı kuran şey. Kelime Anlam: ✦ İp. Urgan. Halat.
✦ Ana bağlantı, ana hat.
✦ İki şey yada kavram arasında bağlantı kuran şey.
min Kök: harfKelime: minKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). -dan, -den eklerini ve dolayı, sebebiyle kelimelerini karşılar. Bağlama, başlangıç içindir.
1- Mekân ve bir şeye başlamayı ifâde eder. "Haftadan haftaya" da olduğu gibi.
2- Teb'iz için olur. "Kim bir kavme benzemeğe özenirse onlardan sayılır" cümlesinde olduğu gibi. Bazılarını, bir kısmını ifâde ediyor.
3- Cinsi beyan için olur.
"İşlediğiniz hayrı Allah bilir" cümlesinde "min" tebyine (açıklamaya) vesile oluyor.
4- Bedel-i ivâz (karşılık) için olur. "Ahirete bedel, dünya hayatına râzı mı oldunuz" cümlesinde olduğu gibi.
5- Tâlil (sebeb bildirmek) için olur. "Allah'tan korktuğu için ağlıyor." cümlesinde olduğu gibi. Önündeki kelime mef'ulün leh olur.
6- İstiğrak ifadesi için olur. Gâyet, hiç bir, hiç... gibi. "Bize hiç bir yorgunluk dokunmadı" cümlesinde olduğu gibi. Bâzı fiiller mef'ul-ü bihini, "min" ile alır. Bu takdirde... den, dan... manası ile tercüme edilmez.
7- Tahsis-i alel umum (katiyyet ifadesi) için olur. Bu da zâidedir. "Hiç kimse bana gelmedi" cümlesinde olduğu gibi.
Bunlardan başka "min" harf-i cerri; fasıl mânasına, birbirine zıd iki kelimeden ikincisine dahil olur. Bâ-i cerreye, an, fi, ind, alâ'ya müradif olur. Rubbemâ, mânasına ve sıla olur. Lâm-ı zâide ve müz ve ba-i kasem yerinde de kullanılır.
mesedin. Kök: MSDKelime: mesedİsim, Eril Kök Anlam: (hurma lifi yada deve kılı) Liften yapılan ip. Eğirilmiş ve sağlam ip. Kelime Anlam: (hurma lifi yada deve kılı) Liften yapılan ip. Eğirilmiş ve sağlam ip. | | | | |
Diğer Meal: Boynunda bükülmüş hurma liflerinden bir ip olduğu hâlde sırtında odun taşıyarak karısı da (o ateşe girecektir).[7]
|